SSS
SİVİLCE NEDEN ÇIKAR
Sivilceler, kıl köklerinin ve yağ bezlerinin tıkanmasıyla ortaya çıkan kronik bir cilt rahatsızlığıdır.
Eğer vücut çok miktarda sebum üretiyorsa ölü deri hücreleri gözeneklerin içine sıkışabilir ve beyaz ya da siyah noktalara neden olabilir. Ciltte yaşayan bakteriler de gözenek içinde sıkışıp kalır, iltihaplı sivilcelerin çıkmasına neden olur. Genellikle yüz, alın, göğüs, üst sırt ve omuzlarda görülür. Akne her yaştan insanı etkilemekle birlikte, gençler arasında daha yaygındır.
Sivilce, ergenlik dönemindeki gençlerin yüzde 85’ inde görülmekle birlikte 30’lu 40’lı ve daha ileri yaşlarda da görülebilen bir deri hastalığıdır. Tipik bir sivilce, kırmızı renkte ucu sarı iltihaplı veya iltihapsız küçük kabarcıklar, açık komedon denen siyah noktalar ve kapalı komedon denen beyaz küçük kabartılar ve bazen daha iri kist benzeri yapılar şeklindedir.
AKNE NEDİR
Akne, kıl köklerinin ve yağ bezlerinin tıkanmasıyla oluşan kronik bir cilt rahatsızlığıdır.
Eğer vücut çok miktarda sebum üretiyorsa ölü deri hücreleri gözeneklerin içine sıkışabilir ve beyaz ya da siyah noktalara neden olabilir. Ciltte yaşayan bakteriler de gözenek içinde sıkışıp kalır, iltihaplı sivilcelerin çıkmasına neden olur. Genellikle yüz, alın, göğüs, üst sırt ve omuzlarda görülür. Akne her yaştan insanı etkilemekle birlikte, gençler arasında daha yaygındır.
Sivilce, ergenlik dönemindeki gençlerin yüzde 85’inde görülmekle birlikte 30’lu 40’lı ve daha ileri yaşlarda da görülebilen bir deri hastalığıdır. Tipik bir sivilce, kırmızı renkte ucu sarı iltihaplı veya iltihapsız küçük kabarcıklar, açık komedon denen siyah noktalar ve kapalı komedon denen beyaz küçük kabartılar ve bazen daha iri kist benzeri yapılar şeklindedir.
AKNE SEBEPLERİ
Genetik sebepler, hormonal sebepler (adet döngüsü, ergenlik, hamilelik, doğum kontrol hapları), beslenme düzeni (fazla süt ürünleri tüketimi vb..), çevresel faktörler (exposome), stres, uyku düzeni bozukluğu, cilt hijyeni eksikliği, ciltte fazla yağ salınımı, yanlış kozmetik ürün kullanımı, hiperkeratinizasyon (cilt hücrelerinin aşırı çoğalması), mantarlar, kullanılan ilaçlar, sivilce sıkma alışkanlığı, sigara kullanımı, yağ ve ölü deri hücrelerinin gözenekleri tıkaması vb.. sebepleri olabilir.
AKNEDEN KURTULMA YOLLARI
Akne problemi için öncelikle mutlaka bir cilt doktoruna giderek gerekli hormon testleri yaptırılmalı. Doktorunuzun önerdiği tedaviye ek olarak günlük bakımda kullanacağınız ürünlerle cildinizi destekleyebilirsiniz.
Sabah akşam düzenli cilt temizliği yapmak (ph değeri ciltle uyumlu bir ürünle), cilde ihtiyacı olan nemi en iyi sivilce kremi seçerek vermek, güneşten korunmak ve sebum dengeleyen, ölü hücreleri ciltten atan, antienflamatuar, antioksidan, akne problemine iyi gelen içeriklerle, kısaca doğru ve etkili bir cilt bakımı ile problemin çözümü mümkün.
SİVİLCE SEBEPLERİ
Genetik sebepler, hormonal sebepler (adet döngüsü, ergenlik, hamilelik, doğum kontrol hapları), beslenme düzeni (fazla süt ürünleri tüketimi vb..), çevresel faktörler (exposome), stres, uyku düzeni bozukluğu, cilt hijyeni eksikliği, ciltte fazla yağ salınımı, yanlış kozmetik ürün kullanımı, hiperkeratinizasyon (cilt hücrelerinin aşırı çoğalması), mantarlar, kullanılan ilaçlar, sivilce sıkma alışkanlığı, sigara kullanımı, yağ ve ölü deri hücrelerinin gözenekleri tıkaması vb.. sebepleri olabilir.
SİVİLCELERLE BAŞ ETME YOLLARI
Sivilce problemi için öncelikle mutlaka bir cilt doktoruna giderek gerekli hormon testleri yaptırılmalı. Doktorunuzun önerdiği tedaviye ek olarak günlük bakımda kullanacağınız ürünlerle cildinizi destekleyebilirsiniz.
Sabah akşam düzenli cilt temizliği yapmak (ph değeri ciltle uyumlu bir ürünle), cilde ihtiyacı olan nemi doğru nemlendirici ürünle vermek, güneşten korunmak ve sebum dengeleyen, ölü hücreleri ciltten atan, antienflamatuar, antioksidan, akne problemine iyi gelen içeriklerle, kısaca doğru ve etkili bir cilt bakımı ile problemin çözümü mümkün..
SİVİLCE PROBLEMİNDE ETKİLİ OLAN BAZI KOZMETİKLER
Retinal, Niasinamid, Salisilik Asit (BHA), Benzoil Peroksit, AHA Asitleri, Sülfür, Azelaik Asit, LHA (Lipo Hidroksi Asit), Çinko, Antioksidanlar
Kore cilt bakımında sıklıkla kullanılan propolis, bal, centella asiatica, aloe vera, yeşil çay, mugwort, witch hazel (cadı fındığı), çay ağacı yağı gibi içerikler de destekleyici olarak yardımcı olur.
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
CİLTTE BEYAZ NOKTA SORUNU
Beyaz nokta, ölü deri hücreleri, yağ ve bakterilerin gözeneklerde birikmesi sonucunda oluşan bir sivilce türüdür. Beyaz noktalar kapalı komedon olarak bilinen, cilt yüzeyinde küçük, yuvarlak ve beyaz yumrular şeklinde ortaya çıkan bir tür hafif sivilce formudur. Aşırı sebum ve ölü deri birikimi sonucu meydana gelen bu problem AHA ile yapılan düzenli eksfoliasyon sonucunda çözülmektedir. Düzenli kullanımda pürüzsüz ve dengelenmiş bir cildin anahtarı olan Kore cilt bakım ürünlerini sizin için bir araya getirdik.
CİLTTE BEYAZ NOKTA NEDEN OLUR
Beyaz noktaların ana nedeni tıkanmış gözeneklerdir.
Tıkanmış gözeneklerin bir nedeni, aknenin yaygın tetikleyicileri olan hormonal değişikliklerdir. Bazı yaşam evreleri, gözeneklerinizin ürettiği sebum veya yağ miktarını artırabilir. Artan yağ üretimi tıkanmış gözeneklere ve beyaz noktalara neden olur.
Düzenli eksfoliasyon yapmamak ölü derilerin gözenek içinde birikmesine neden olabilir.
Beyaz nokta vücudunuzun herhangi bir yerinde gelişebilir. Yüzünüzün T bölgesi gibi özellikle yağlı kısımları beyaz noktalara yatkın olabilir.
Vücutta göğüs, sırt ve kollarda da görülebilir.
BEYAZ NOKTALAR NASIL YOK EDİLİR
Beyaz noktaları önlemek için doktor önerisi ile topikal retinoidlerden faydalanılabilir. Böylece gözenek tıkanma süreci önlenebilir.
Kullandığınız cilt bakım ve makyaj ürünlerinin komedojenik (gözenek tıkayıcı) olmamasına özen gösterebilirsiniz.
Nemlendirici ürünlerinizin yağsız, su bazlı olmasına dikkat edebilirsiniz.
Makyajla yatmamak ve düzenli cilt temizliği ve eksfoliasyon yapmak da önemlidir.
Bunların yanında beyaz nokta engelleyici ve onarıcı cilt bakım ürünlerini kullanabilirsiniz.
BEYAZ NOKTA PROBLEMİNDE ETKİLİ KOZMETİK İÇERİKLER
Retinal, AHA asitleri (glikolik, laktik, mandelik asit vb..), salisilik asit, benzoil peroksit
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
SOLUK CİLT SORUNU
Soluk cilt, genellikle parlaklığı olmayan ve düz veya cansız görünen cilt olarak tanımlanır.
SOLUK CİLT SEBEPLERİ
Dehidrasyon
Ciltte su olmadığında, genellikle kuru ve donuk görünür. Cildin dış tabakası %10 ila %15 arasında su içermelidir. Bu seviye düştüğünde, cilt susuz kalabilir ve bu da donuk bir cilde katkıda bulunabilir ve hatta ince çizgilerin daha belirgin görünmesine neden olabilir.
Güneş hasarı
Bronzluk cilde sağlıklı bir görünüm veriyor gibi görünse de aslında güneş hasarının bir işaretidir. Cilt başlangıçta güneşte kaldıktan sonra bir gün kadar daha parlak görünebilir, ancak güneş veya başka bir güneş hasarı cildin hızla donuk ve tükenmiş görünmesine neden olur.
Kirlilik
UV ışınlarına ek olarak, cilt her gün kirlilikle temas eder. Bu dış saldırganlar, renk bozulmalarına, yaşlanma belirtilerine ve donukluğa katkıda bulunabilecek serbest radikal hasarına neden olabilir.
Yaş
Yaşlandıkça, cilt yavaş yavaş incelir ve daha az yağ üretir. Yıllar boyunca güneş hasarının birikmesi, koyu lekelere, renk değişimlerine ve genel olarak eşit olmayan bir cilt tonuna da katkıda bulunabilir. İnce çizgiler ve kırışıklıklar içeren bu hiperpigmentasyon biçimleri ışığın daha az eşit şekilde yansımasına neden olur.
Çevre
Mevsimler, hava durumu ve çevre de cildin nasıl göründüğü ve hissettiği konusunda büyük rol oynar. Dondurucu soğukta veya çölde birkaç saat bile düşük neme maruz kalmak cildin nem dengesini ve dokusunu etkileyebilir.
SOLUK CİLT İÇİN NE YAPILMALI
Yatmadan önce makyajı çıkarmak, düzenli eksfoliasyon yapmak (ölü derileri ciltten atmak), cildi nemli tutmak (düzenli nemlendirici kullanmak), cildi güneşten korumak (düzenli güneş kremi kullanmak), C Vitamini, B3 Vitamini gibi antioksidan içeriklerden faydalanmak donukluk problemine iyi gelir. Sigara kullanımından kaçınmak da yapabilecekleriniz arasında.. Sigara cilt hücrelerindeki oksidadif stresi arttırarak erken yaşlanmaya ve donuk cilt görünümüne sebep olur.
SOLUK CİLT NASIL CANLANDIRILIR
Cildin su ihtiyacını karşılamak için hyaluronic acid, glycerin gibi hümektanlardan faydalanabilirsiniz
Eksfoliasyon (peeling) için glikolik asit, laktik asit, mandelik asit gibi kimyasal asitleri tercih edebilirsiniz. Yüz beyazlatma etkisini de bu aşamada görebilirsiniz.
A B C E Vitaminleri cildi hem antioksidan etkileriyle serbest radikal hasarından korur, hem hücre yenilenmesini hızlandırır, hem de cildin canlanmasını sağlar, parlaklığını arttırırlar
Diğer antioksidan içerikler: resveratrol, ferulic acid, ginseng, polifenoller, yeşil çay, pirinç özleri, mugwort gibi Kore cilt bakımında sıklıkla kullanılan içerikler
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
EGZAMA NEDİR
Egzama (atopik dermatit) ciltte kuru, pullu yama tarzında lezyonlara ve yoğun kaşıntıya neden olan kronik bir cilt rahatsızlığıdır.
Cildin kaşınması, kırmızı kabarık noktalara, kalınlaşmış deriye ve cilt yüzeyinde açık kesiklere neden olabilir.
Yoğun kaşıntı hissi uykuyu zorlaştırır; yorgunluk, okulda ve işte kötü performans, günlük yaşam aktivitelerini gerçekleştirmekte zorlanma ve genel olarak daha kötü yaşam kalitesi ile sonuçlanır.
EGZAMANIN SEBEPLERİ
Genetik ve çevresel faktörler egzamanın nedeni olarak gösterilmiştir. Yapılan araştırmalarda hastaların büyük bir kısmında kalıtsal olarak cildin üst tabakasını sağlamlaştıran bir proteinin eksik veya hatalı üretiminin olduğu, bu nedenle çevreden gelen alerjen maddelere karşı, diğer bireylere kıyasla, cildin daha geçirgen olduğu saptanmıştır.
Egzama her yaş ve cinsiyette insanı etkileyebilir. Egzama vakalarının çoğu çocukluk döneminde başlar, ancak yetişkin olarak ilk kez egzama gelişmesi mümkündür.
Egzama çocuklar ve yetişkinlerde; alerji, stres ve aşırı titizliğe bağlı nedenlerle de görülebilir. Özellikle ev kadınları, inşaat işçileri, kuaförler ve temizlik işçilerinde sıklıkla görülebilir.
EGZAMANIN KESİN TEDAVİSİ VAR MI
Egzamanın kesin bir tedavisi malesef yoktur ancak cilt hasarının önlenmesi, yangının azaltılması, enfeksiyonun önüne geçilmesi, kaşıntının ve iltihabın önlenmesi mümkündür.
EGZAMA KURTULMA YOLLARI
Problemi yaşayanların mutlaka bir cilt doktoruna gitmesi ve önerilen tedavi yöntemlerinin uygulanması gerekmektedir.
Günlük bakımda kullanılan kozmetik içeriklerin ve ürünlerin de mutlaka bir cilt doktoruna danışılması gerekmektedir.
En önemli noktalardan biri cildin düzenli nemlendirilmesidir. Cildi nemli tutmak egzama alevlenmelerini önlemeye yardımcı olabilir. Doğru ürünlerle günlük bir rutine bağlı kalmak semptomların yönetilmesine yardımcı olabilir.
Nemi cilde kilitlemek (uygun içerikli ürünlerle), cildi yatıştırmak ve tetikleyici içeriklerden uzak durmak önemlidir.
EGZAMALILARIN KAÇINMASI GEREKEN KOZMETİK İÇERİKLER
- Glikolik asit
- Salisilik asit
- Retinoidler
- Parfüm ve Uçucu Yağlar (etikette fragrance free yerine unscented- kokusuz- yazmasına dikkat edin)
- Koruyucular (parabenler vb..)
- Basit alkoller (etil alkol, ethanol, alkol denat)
- Sülfatlar: Sodyum Laureth Sülfat (SLES) veya Sodyum Lauril Sülfat (SLS)
- Diazolidnil Üre
- Dioksinler – 1,4-dioksan
- Polietilen Glikol (PEG)
- Polisorbatlar
- Etanolamidler (örn. kokomid dietanolamin DEA / MEA, trietanolamin TEA)
EGZAMAYA İYİ GELEN KOZMETİK İÇERİKLER
- Shea yağı
- Petrolatum
- Niasinamid (B3 Vitamini)
- Hyaluronic Acid
- Glycerin, Panthenol (B5 vitamini) vb.. Hümektanlar..
- Seramidler
- Squalen
- Colloidal oatmeal.
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
FUNGAL AKNE NEDİR
Malassezia Folikülit (MF), mayanın cildimizde aşırı büyümesinden kaynaklanır. Bu yağ seven mantarlar genellikle normal insan derisinde bulunur, ancak aşırı büyümelerine yol açabilecek sıcak ve nemli koşullar, yağlı/yağlı cilt ve ayrıca bağışıklık sisteminin baskılanması gibi çeşitli faktörler vardır. Bu daha sonra, cildimizin bağışıklık sisteminin iltihaplanmaya yol açan savunmasına girmesine neden olan kıl folikülünün enfeksiyonuna yol açar.
FUNGAL AKNE SEBEPLERİ
Fungal akneye zemin hazırlayan faktörler, topikal veya oral antibiyotik kullanımının yanı sıra immünosupresyona neden olan fiziksel durumlar olabilir.
Yağlı cilt, fazla terleme sorunu, spor sonrası hijyene dikkat etmemek, sauna ve hamam gibi nemli ortamlar, iç çamaşırının sık değiştirilmemesi, cilt ısısının yüksek olması da probleme uygun bir zemin hazırlar.
FUNGAL AKNELERİNİZ OLDUĞUNU NASIL ANLARSINIZ?
Bunu anlamanın en iyi yolu bir dermatoloğa gidip mantar enfeksiyonu kontrolü talep etmektir.
FUNGAL AKNE NASIL GEÇER
-Vakit kaybetmeden bir cilt doktoruna gidip mantar önleyici ilaçlarla tedavi edilmesi gerekir. Günlük bakımda kullandığınız kozmetik ürünlerin içinde fungal akne tetikleyicilerin olmamasına dikkat edebilirsiniz.
-Cildin daima temiz ve kuru olması ve cilt yağlarından ya da yağlı nemlendiricilerden uzak durmak gerekir.
-Bu mantarlar nemli ve sıcak ortamları sevdikleri için cilt ısısını düşürmek, spor sonrası hijyene dikkat etmek, sauna, hamam gibi ortamlardan kaçınmak önemlidir.
-Özellikle sıcak havalarda cildinizi fazla nemlendirmeyin, terli kıyafetlerinizi çabuk değiştirin ve spor sonrası hemen duş alın.
-Pityrosporum foliküliti tamamen önlenemez, ancak gelecekte tekrar tetiklenmemesi için atabileceğiniz adımlar vardır.
-Mantar önleyici sabun ve şampuanla yıkamak cildinizin bu maya için daha az konuksever olmasına yardımcı olabilir.
FUNGAL AKNEYİ TETİKLEYEN KOZMETİK İÇERİKLER
Bu içeriklerden uzak durun!
Almonda oil, coconut oil, jojoba seed oil, marula seed oil, rosehip seed oil, sunflower seed oil, fermente içerikler: galactomyces, termos termophillus ferment, fermented rice, soybean ferment extract, fermented tea, yağ asitleri: lauric acid, linoleic acid, oleic acid, palmitic acid, polysorbates: polysorbates 20, polysorbates 60, polysorbates 80.
FUNGAL AKNEYE İYİ GELEN KOZMETİK İÇERİKLER
Zinc pyrithione (%1), Selenium sulfide (%2,5) bu içerikler doktor tarafından önerilir, sülfür, bal, propolis özü, salisilik asit, yeşil çay özü ve çay ağacı yağı (saf haliyle kullanmayınız).
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
GENİŞ GÖZENEK PROBLEMİ
Genişlemiş gözenekler ter bezlerinden ve yağ bezlerinden ter ve yağ taşıyan kanallara bir veya daha fazla açıklık içeren yüz derisi yüzeyindeki çöküntülerdir.
Genişlemiş gözenekler, tıbbi bir sorun olmasa da çok sayıda birey için kozmetik bir cilt sorundur. Gözeneklerin boyutu genetiktir, değişmez ancak aşağıdaki sebeplerden dolayı bazı zamanlarda olduklarından daha büyük görünebilirler. Etkili bir gözenek temizliği yapmak, ciltte sebum dengesi sağlamak ve kolajen üretimini arttırarak gözenek görüntüsünü hafifletmek gözenek sıkılaştırıcı cilt bakımı ile mümkün.
GENİŞ GÖZENEK PROBLEMİ SEBEPLERİ
* Fazla sebum salgısı
* Yaş almaya bağlı ciltte elastikiyet kaybı
* Hormonal sebepler
* Güneşe fazla maruz kalma
* Kronik tekrarlayan akne
* Cilt bakımı yapmamak
GÖZENEK PROBLEMİNDEN KURTULMA YOLLARI
- Cildinizi sabah akşam düzenli olarak cilt tipinize uygun bir yıkama jeli ile yıkayabilirsiniz. (Akşamları yıkama jelinden önce yağ bazlı bir temizleyici kullanmanızı tavsiye ederiz)
- Haftada bir, en fazla iki defa BHA (salisilik asit) içeren bir ürünle eksfoliasyon (peeling) yapılabilir. Tanecikli fiziki peelinglerden kaçının.
- Cildi sabah akşam düzenli nemlendirmek çok önemli, nemsiz kalan ciltte gözenekler olduğundan daha büyük görünür
- Cilt bariyerini koruyun, bariyeri zarar gören ciltte gözenek sorunları artar. Fazla eksfoliasyondan kaçının
- Haftada bir defa kil maskesi uygulayabilirsiniz
- Düzenli güneş koruyucu kullanmayı ihmal etmeyin, güneş ışınları ciltte su kaybına neden olur ve gözenekler olduğundan daha büyük görünür, fazla güneşte kalmayın!
- Doktorunuza danışarak retinoidlerden faydalanabilirsiniz
- Temel cilt bakım ürünlerinize ek olarak niasinamid (b3 Vitamini) içeren bir ürün kullanmanız gözeneklerin hafiflemesi konusunda çok yardımcı olacaktır.
- Nemlendiricinizin içinde komedojenik içeriklerin olmamasına dikkat edebilirsiniz.
- Silikonlu ürünler gözenek görünümünü hafifletir (cilde nüfuz etmez, bilinenin aksine gözenek tıkamazlar).
Cilt bakımının son aşamasında silikonlu bir makyaj bazı sürebilir, ardından transparan veya renkli bir pudra ile sabitleyebilirsiniz.
GÖZENEK PROBLEMİNDE ETKİLİ KOZMETİK İÇERİKLER
- Retinoidler (doktor önerisi ile)
- Niasinamid (B3 Vitamini)
- Peptidler
- C Vitamini (Ascorbic acid, L ascorbic acid)
- AHA çeşitleri (glikolik, laktik, mandelik asit vb..)
- Salisilik Asit (BHA)
- PHA (Polihidroksi asitler: Gluconolactone, lactobionic acid)
- Azelaik asit
- Kil
- Sodium PCA (hümektan)
- Hamamelis (Cadı Fındığı)
- Silikonlar (görsel olarak geçici yardımı olabilir)
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
KIRIŞIKLIK NEDEN OLUR
Yaşlanmanın doğal bir parçası olan kırışıklıklar en çok yüz, boyun, eller ve kollar gibi güneşe maruz kalan ciltlerde belirgindir.
Cilt yapısını ve dokusunu genetik belirlemesine rağmen, güneşe maruz kalma, özellikle açık tenli kişilerde kırışıklıkların önemli bir nedenidir. Çevresel faktörler ve sigara da kırışmaya katkıda bulunur.
İlk kırışıklıklar, bir kişinin yüzünde, yüz ifadeleri sırasında cildin doğal olarak katlandığı alanlarda ortaya çıkma eğilimindedir. Cildin zamanla daha ince ve daha az elastik hale gelmesi nedeniyle gelişirler.
KIRIŞIKLIKLARIN SEBEPLERİ
- Yaş: Yaşlandıkça, cildiniz doğal olarak daha az elastik ve daha kırılgan hale gelir. Azalan doğal yağ üretimi cildinizi kurutur ve daha kırışık görünmesini sağlar. Cildinizin daha derin katmanlarındaki yağlar azalır. Bu, gevşek, sarkık bir cilde ve daha belirgin çizgilere neden olur.
- Ultraviyole (UV) ışığa maruz kalma. Doğal yaşlanma sürecini hızlandıran ultraviyole radyasyon, erken kırışmanın başlıca nedenidir. UV ışığına maruz kalmak cildinizin bağ dokusunu, yani cildin daha derin tabakasında (dermis) bulunan kolajen ve elastin liflerini parçalar. Destekleyici bağ dokusu olmadan cildiniz gücünü ve esnekliğini kaybeder. Cilt daha sonra erken sarkmaya ve kırışmaya başlar.
- Sigara içmek. Sigara içmek cildinizin normal yaşlanma sürecini hızlandırarak kırışıklıklara neden olabilir. Bunun nedeni sigaranın kolajen üzerindeki etkisi olabilir.
- Tekrarlanan yüz ifadeleri ve mimikler
KIRIŞIKLIK NASIL GİDERİLİR
- Düzenli güneş koruyucu kullanarak erken yaşlanmanın önüne geçmek mümkün. SPF en az 30 ve UVA koruması da olan bir güneş kremi ile evde ve dışarıda her mevsim cildi güneşten korumak en önemli adımdır.
- Cildi düzenli nemlendirmek
- Sigarayı bırakmak.
- Alkol tüketimini azaltmak. Alkol cildi kurutur, bu da zamanla hasara neden olur.
- Sağlıklı beslenmek: Bol miktarda meyve ve sebze yemek cilt hasarını önleyebilir, şeker ve rafine karbonhidratlar ise cildin yaşlanmasını hızlandırabilir.
- Düzenli uyku gibi yaşam tarzı değişiklikleri de yardımcı olur.
- Cilt bakımında antiaging içeriklerden faydalanmak ve kırışıklık giderici krem ürünlerinden yardım almak.
KIRIŞIKLIKLARDA ETKİLİ KOZMETİK İÇERİKLER
Retinal (A Vitamini türevleri), C Vitamini, Niasinamid (B3 Vitamini) ve E Vitamini gibi antioksidanlar, Peptidler, Kimyasal Asitler (Glikolik asit, laktik asit vb..), Hyaluronic Acid, EGF (Epidermal büyüme faktörü), Coenzyme Q10..
Ayrıca botoks ve dolgu gibi cilt doktorunuza danışarak yaptırabileceğiniz klinik yöntemler de çok yardımcı olur.
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
KIZARIK CİLT SORUNU
Cilt kızarıklığının yanıklar, alerjik reaksiyonlar, enfeksiyonlar ve bazı sağlık durumları dahil olmak üzere birçok farklı nedeni olabilir. Bazı nedenler diğerlerinden daha şiddetlidir ve tıbbi tedavi gerektirebilir.
CİLT KIZARIKLIĞININ SEBEPLERİ
Güneş Yanıkları:
Güneş yanığı, cildin kızarmasının yaygın bir nedenidir ve genellikle yeterli koruma olmadan güneşte çok fazla zaman geçirmekten kaynaklanır.
Fazla Eksfoliasyon
Sık sık peeling yapmak ya da cildi alıştırmadan yüksek oranlarda kimyasal asitlerle peeling yapmak ciltte irritasyona ve hassasiyete, dolayısıyla kızarıklıklara sebep olabilir. Sert tanecikli fiziki peelinglerle cildi fazla ovalamak, keselemek ve havlunun cilde fazla sürtünmesi vb.. sebeplerle de hassasiyet, tahriş ve kızarıklıklar olabilir.
Dermatit, rozasea ve sedef gibi cilt hastalıkları (Böyle bir hastalığınız varsa kullanacağınız ürünleri mutlaka bir cilt doktoruna danışınız)
Alerjiler
Kozmetik içeriklere ya da çeşitli gıda ve ilaçlara olan alerjiler de kızarıklığa sebep olabilir. Cildinizin alerjenlerini öğrenmek için gerekli testleri yaptırarak ve kullandığınız ürünlerdeki içeriklerin cildiniz üzerindekilerini etkilerini gözlemleyerek alerjenlerinizi öğrenebilirsiniz
Özet:
Yanıklardan alerjik reaksiyonlara ve enfeksiyonlara kadar cilt kızarıklığının birçok olası nedeni vardır. İnsanlar, birkaç günden fazla süren veya tekrarlayan kırmızı deri için bir doktora görünmelidir. Ayrıca, aşırı derecede ağrılı veya daha şiddetli semptomların yanında ortaya çıkan döküntüler için tıbbi yardım almalıdırlar.
Bazı cilt rahatsızlıkları, döngüler halinde geri dönen semptomlarla uzun sürelidir. Bu koşullar için tedavi ömür boyu olabilir ve hem ilaçları hem de yaşam tarzı değişikliklerini içerebilir.
CİLT KIZARIKLIĞINA NE İYİ GELİR
-Sabun gibi ciltte kuruluk yapan, ya da ph değeri ciltle uyumlu olmayan, agresif temizleyiciler kullanmayın, cildi çok ovalamayın, cildinize nazik davranın. Sert kıllı temizlik fırçalarından kaçının.
-Düzenli olarak güneş koruyucu kullanın.
-Aşağıda listelediğimiz kaçınılması gereken kozmetik içeriklerden uzak durun.
-Fazla eksfoliasyondan kaçının, cilt bariyerini koruyun.
-Günlük cilt bakım rutininizde kızarıklığa iyi gelen içeriklerden faydalanın.
KIZARIKLIĞA İYİ GELEN, CİLDİ SAKİNLEŞTİREN KOZMETİK İÇERİKLER
Aloevera, Centella Asiatica, Seramidler, Yulaf özleri, Niasinamid, Licorice özü, Yeşil çay özü, Papatya özleri, Mugwort, Calendula, Madecassoside, Allantoin, Panthenol, Hyaluronic Acid
KIZARIK CİLTLERİN KAÇINMASI GEREKEN İÇERİKLER
Basit alkoller, sabun gibi ph değeri ciltle uyumlu olmayan ürünler, sülfatlar (SLS, SLES), uçucu yağlar (lavanta, greyfurt, nane, limon, okaliptüs ve gül) ve cadı fındığı (hamamelis) parfüm.
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
KURU CİLT NEDEN OLUR
Cilt kuruluğu atopik dermatit (egzama) dışında genellikle ciddi bir problem değildir. Çoğu durumda, sıcak veya soğuk hava, havadaki düşük nem ve sıcak suyla yıkanma vb.. faktörlerden kaynaklanır. Eğer egzama başlığı altındaki belirtileri taşıyorsanız mutlaka bir dermatologdan yardım alınız.
CİLT KURULUĞUN SEBEPLERİ
Cildi kurutan sert temizleyiciler kullanmak (SLS ve SLES içeren), Ph değeri ciltle uyumlu olmayan (ph değeri yüksek: 7-14 arası) ürünlerle cilt temizlemek, alkol kullanımı (hem kozmetik içerik olarak hem de alkollü içecek tüketmek), çok soğuk veya çok sıcak suyla yıkanmak, sabunla cilt temizlemek, cildi nemlendirmemek, güneşten korumamak vb.. Genetik sebepler, klimalı ortamda fazla kalmak, yaşlılık (yaş aldıkça ciltte kuruluk artar)
CİLT KURULUĞU NASIL ÖNLENİR
Cildin aşırı kurumasını önlemek için aşağıdaki önerilerden faydalanabilirsiniz:
- Cildinizi düzeli nemlendirin
- Ph değeri ciltle uyumlu (5,5) sülfatsız, sabun içermeyen bir ürünle cilt temizliği yapın
- Cildinizi güneşten koruyun
- Cildinizi çok sıcak ya da çok soğuk suyla yıkamayın, ılık suyla yıkayın
- Duşta uzun süre kalmayın
- Soğuk veya rüzgarlı havalarda cildinizi mümkün olduğunca örtün (atkı, şapka, eldiven)
- Bulaşıkları yıkarken vs.. deterjanların ellerinizi kurutmaması için eldiven kullanın
- Fazla elsfoliasyondan kaçının (sık sık peeling yapmayın)
- Kese, fırça vb.. araçlarla cilt temizliği yapmayın
- Bulunduğunuz ortamın havasını nemlendirebilirsiniz
KURU CİLT NEMLENDİRME ÖNERİLERİ
Nemlendiricilerin içinde cilde nem çekmeye yarayan, nemi cilde hapsetmeye yarayan ya da cildin nem kaybetmesine engel olan bazı maddeler bulunur, bunlar:
Hümektanlar: Glycerin, hyaluronic acid, beta glucan, sodium pca, aloe vera, urea, aminoasitler, proteinler, peptidler vb…
Oklüzifler: waxlar, silikonlar ve mineral yağlar vb..
Emolyanlar: Bitkisel ve hayvansal yağlar (Shea yağı, lanolin vb..) trigliseritler, benzoatlar, miristatlar, stearatlar, palmitatlar vb.. (bazıları gözenek tıkama riski olan maddeler)
Kuru ciltliyseniz cildiniz yağsız demektir ki bu da cilt bariyerinizi hassas hale getirir, bu nedenle daha yağlı, yoğun yapıda bir nemlendirici size daha uygun olacaktır
Normal veya Karma ciltliyseniz su bazlı, ilk içerikleri hümektanlardan oluşan ama içinde düşük oranlarda da olsa diğer nemlendirici içeriklerin de olduğu ürünler seçilebilir
Yağlı ciltliyseniz tamamen yağsız, su bazlı, hümektanlardan oluşan jel veya losyon formda bir nemlendirici yardımcı olur
KURU CİLTLERİN KAÇINMASI GEREKEN KOZMETİK İÇERİKLER
- Cilt temizleyicinizin içinde bu içeriklerin olmamasına dikkat edebilirsiniz:
-SLS, SLES, lauric acid, palmitic acid, myristic acid, stearic acid.
-Basit alkollerin (alkol denat, SD alkol, denature alkol, etil alkol) kullandığınız ürünlerde yüksek konsantrasyonda olmamasına dikkat edebilirsiniz (ilk 6 içerikte olmamalı)
-Parfüm, uçucu yağlar
-Retinoidler (Doktor önerisi hariç)
CİLT KURULUĞUNA İYİ GELEN KOZMETİK İÇERİKLER
- hyaluronic acid
- seramidler
- glycerin
- urea
- Antioksidanlar
- Yağ asitleri
- Yağ alkolleri
- Bal
- Kuşburnu yağı, squalane yağı, jojoba yağı gibi besleyici bitkisel yağlar
- Mineral yağlar
- Laktik asit
- Shea yağı
- Dimethicone
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
LEKELİ CİLT NEDİR? CİLT LEKELERİ NASIL OLUŞUR?
Cilde doğal rengini veren melanosit hücrelerinin fazla üretimi ya da düzensizliğine bağlı olarak ciltte lekeler oluşur. Lekelerin birçoğu güneş ışınlarına uzun süre boyunca maruz kalma sonucu oluşsa da genetik faktörler, hormonal ilaçlar, hamilelik ve bazı kimyasal maddeler de melanosit hücre yapısını bozabilir. Genel olarak güneş ışınlarına maruz kalan yüz, el, sırt ve göğüs bölgesinde görülen lekeler bazı durumlarda cilt kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarının da habercisi olabilir.
CİLT LEKESİ TÜRLERİ
Doğuştan ya da sonradan ortaya çıkabilen cilt lekelerinin farklı türleri bulunur.
Akne
Cildin fazla yağ üretmesi sonucu oluşan akneler, genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar. Makyaj, aşırı terleme, stres, depresyon ya da hormonal değişikliklerden dolayı oluşan akneler; sivilce, siyah veya beyaz nokta şeklinde görülebilir. Aknelerin sıkılması ya da doğru şekilde tedavi edilmemesi ise yüzde kalıcı lekelere yol açabilir.
Melazma
Melazma; özellikle güneş gören bölgelerde ortaya çıkan siyah ya da kahverengi lekelere verilen isimdir. Burun, alın, dudak üstü ve yanaklarda sıkça rastlanan melazma, sıklıkla kadınlarda görülse de erkeklerde de oluşabilir. Güneş ışınlarının yanı sıra, gebelik, doğum kontrol hapları, kozmetik ürünler ve genetik faktörler de melazma oluşumuna neden olabilir.
Vitiligo
Melanosit hücrelerinin ölmesi ya da vücutta yeteri kadar üretilmemesi sonucu ciltte süt beyazı renkte lekeler oluşur. Vitiligo lekelerine genellikle yüz, kol, bacak ve genital bölgede rastlanır. Genetik faktörlerin vitiligo hastalağına yol açtığı düşünülse de nedeni kesin olarak bilinmemektedir.
Güneş Lekeleri
Yaz aylarında daha sık ortaya çıkan güneş lekeleri, vücudun güneşe maruz kalan kısımlarında görülür. Deride kalıcı hale gelen güneş lekelerinin rengi yazın daha da koyulaşabilir. Çillere benzeyen ancak çilden daha büyük boyutta olan güneş lekeleri; kozmetik ürünler, hamilelik, ve guatr gibi farklı faktörlere bağlı olarak da oluşabilir.
Çiller
Özellikle açık tenli kişilerde görülen çiller, melanosit hücrelerinin belirli bölgelerde yoğunlaşması sonucu ortaya çıkar. Sarı ya da kahverengi olabilen çiller, çocuklukta ortaya çıkabileceği gibi, yetişkinlik döneminde de oluşabilir. Güneşe maruz kalma sonucu rengi koyulaşan çiller; yüz, sırt ve el gibi bölgelerde daha sık görülür.
Doğum Lekeleri (Melazma)
Doğuştan olan ciltteki renk bozulmaları, doğum lekeleri olarak adlandırılır. Damarsal ve pigmente olarak ikiye ayrılan doğum lekeleri, çoğu zaman zararsız olan lekelerdir. Kahverengi, gri veya siyah doğum lekeleri doğumdan önce oluşabileceği gibi, doğumdan belirli bir süre sonra da ortaya çıkabilir.
Deri Döküntüleri
Egzama, sedef ve gül hastalığı gibi deri döküntülerine sebep olan cilt hastalıkları da lekelere yol açabilir.
Cilt Kanseri
Bazal, skuamöz ve melanom hücreli cilt kanseri türlerinde ciltte farklı leke ve lezyonlar oluşur. Kanser tedavisinde kullanılan yöntemler ile kanserli hücrelerden kurtulmak mümkündür, ancak bazı durumlarda tedavi sonrasında ciltte kalıcı lekeler oluşabilir.
CİLT LEKELERİNİN SEBEPLERİ
- Yaz aylarında yaptırılan ağda, epilasyon, kimyasal peeling gibi işlemler
- Güneş ışınlarına maruz kalmak, güneşlenmek, evde ve dışarıda her mevsim geniş spektrumlu bir güneş koruyucu ile güneşten korunmamak
- Bazı tansiyon ilaçları, kalp ilaçları ve antibiyotikler
- Genetik yatkınlık
- İleri yaş
- Hamilelik
- Hormon tedavisi
- Cilt enfeksiyonları
- Akneleri elle sıkmak
- Kimyasal eksfoliasyon sonrası güneş koruyucu kullanımını aksatmak
CİLT LEKELERİNİN TEDAVİSİNDE KULLANILAN YÖNTEMLER
- Mezoterapi, kimyasal peeling, kriyoterapi, prp, lazer tedavisi, dermapen vb..
CİLT LEKELERİNDEN NASIL KORUNURUZ
- Uzun süreler güneşe maruz kalmaktan kaçının
- Solaryumdan uzak durun
- Sadece yazın değil her mevsim evde ve dışarıda her iki saatte bir yenileyerek en az 30 faktörlü UVA koruması da olan bir güneş koruyucu kullanmaya özen gösterin.
- Lazer epilasyon, ağda, cilt bakımı gibi işlemlerden sonra cildinizi güneşten koruyun.
- Sivilce, akne ve siyah noktaları sıkmayın.
- Hamilelik döneminde uzun süre boyunca güneş ışınlarına maruz kalmaktan kaçının.
- Kullandığınız ilaçların neden olabileceği yan etkileri mutlaka okuyun. Güneşe karşı hassasiyet oluşturan bir ilaç kullanıyorsanız, güneş ışınlarından mümkün olduğunca kaçının
- Güvenilir olmayan kozmetik ürünleri kullanmayın
- Güneş ışınlarının ciltte neden olabileceği zararlı etkileri en aza indirmek için koruyucu kıyafetler giyin, Uv ışınlarından koruyan gözlük takın ve şapka kullanın.
CİLT LEKELERİNE İYİ GELEN KOZMETİK İÇERİKLER
- AHA asitleri (glikolik asit, laktik asit, mandelik asit), retinal, retinol, C Vitamini (L ascorbic acid), Niasinamid, tranexamic acid (melasma), arbutin, kojic acid, azelaik asit, meyan kökü özü..
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
ROZA (GÜL) HASTALIĞI
Gül hastalığı yüz bölgesinde kızarıklık ve kırmızı sivilcelere neden olan kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Gül hastalığı özellikle açık tenli kişilerde görülen bir cilt hastalığıdır. Daha çok kadınlarda görülen gül hastalığı genellikle orta-ileri yaştaki kişileri etkiler. Gül hastalığı yüz bölgesinde ve vücutta kızarıklığa neden olurken aynı zamanda da kan damarlarının daha belirgin bir hale gelmesine sebep olur.
Güneşin zararlı etkileri, çevresel kirlilik, stres ve soğuk havalar da bu hastalığın görülme sıklığı ve seyri üzerinde etkili olur.
Rozanın farklı çeşitleri vardır ve şikayetinizin hangi türden kaynaklandığını öğrenmek için mutlaka bir cilt doktoruna gitmeniz gerekir.
ROZA HASTALIĞI NEDEN OLUR
Gül hastalığının nedeni tam olarak bilinmemektedir fakat hastalığa neden olabilecek bazı durumlar olduğu düşünülmektedir. Gül hastalığı cilt akarları, mantarlar, psikolojik faktörler veya cilt altındaki bağ dokusunun bozulmasından da kaynaklanabilmektedir. Bunun dışında aşağıdaki nedenlere bağlı olarak da gül hastalığının gelişebileceği düşünülmektedir:
- Sıcak içecekler
- Baharatlı yiyecekleR
- Alkol tüketimi
- Aşırı sıcaklık
- Güneş ışığı veya rüzgar
- Stres
- Egzersiz
- Makyaj malzemeleri
- Maytlar
ROZA HASTALIĞI NASIL TEDAVİ EDİLİR
Roza hastalığının tamamen iyileşmesi zor olsa da, tedavi ile kontrol altında tutulması mümkündür.
Genel önlemler: En önemlisi klinik belirtileri artıran faktörlerden uzak durmanızdır.
- Güneşten koruyucu kullanımı: Hastalığı tetikleyen en önemli faktörlerden birisi de güneştir. O nedenle hayatınız boyunca güneşten korunma konusunda dikkatli olmalısınız. Günde 2-4 saat aralıklarla dermatoloğunuz tarafından önerilen uygun bir güneşten koruyucu kullanmalısınız. Ayrıca güneşten koruyucu şapka ve gözlük takmalı, uygun kıyafet giymeli ve güneş ışınlarının yoğun olduğu saatlerde güneşe maruziyetten kaçınmalısınız.
- Topikal tedavi: Hafif olgularda genellikle krem ve jeller kullanılmaktadır. İlaç kategorisindeki ürünleri doktorunuz önermeden kullanmayınız
- Sistemik Tedavi: Şiddetli olgularda tek başına veya topikal ajanlarla birlikte sistemik tedavi uygulanır. En sık tercih edilen sistemik ajanlar sistemik antibiyotikler ve vitamin A ürünleridir
- Lazer tedavisi: Özellikle de yüzdeki kırmızılık ve kılcal damarlanma artışlarının tedavisinde çeşitli lazer tedavileri ve yoğun atımlı ışık (intense pulsed light, IPL) sistemleri etkili olabilmektedir.
- Cerrahi tedavi: Özellikle burunda ve yanaklarda şekil bozukluğu yapan ağır olgularda cerrahi, kriyoterapi, elektrokoterizasyon veya dermabrazyon gibi yöntemler kullanılabilmektedir.
ROZA HASTALIĞI NELERE DİKKAT EDİLMELİ
- Roza hastalığına özel bir diyet bulunmamakla birlikte yüzde kızarıklığı arttıran yiyecek ve içeceklerden uzak durmalısınız. Ayrıca sigara ve diğer tütün ürünlerinden de kaçınmalısınız
ROZA HASTALIĞI CİLT BAKIMI
Dermatologlar rosacea hastalarına cilt bakımı konusunda yardımcı olmak için şu ipuçlarını sunar:
- Yüzünüzü günde iki kez çok nazikçe temizleyin. (Sülfatsız, ph değeri ciltle uyumlu nazik bir temizleyici ile- asla sabun kullanmayın)
- Temizleyiciyi sadece parmak uçlarınızı kullanarak ılık suyla durulayın.
- ??Yüzünüzü temiz, pamuklu bir havluyla hafifçe silin.
- Cildinizi düzenli nemlendirin; araştırmalar, rosacea dostu bir nemlendirici krem veya bariyer onarım kremi uygulamanın da tedaviden elde ettiğiniz sonuçları iyileştirebileceğini gösteriyor.
- Cildinizi yıl boyunca güneşten koruyun. Güneş roza alevlenmesinin en sık nedenlerinden biridir. Cildinizi korumak için her mevsim ve hergün evde ve dışarıda -aşağıdaki özelliklere uygun bir ürünle- iki saatte bir yenileyerek güneş kremi uygulayın.
ROZA HASTALARININ KULLANMASI ÖNERİLEN GÜNEŞ KREMİ ÖZELLİKLERİ
Çinko oksit, titanyum dioksit veya her ikisini içermeli
Silikon içermeli (dimetikon, orsiklometikon veya siklometikon olarak listelenebilir)
Kokusuz olmalı (etikette "kokusuz" yazmalı)
Geniş spektrumlu koruma (UVB-UVA koruması içermeli)
SPF 30 veya üzeri
- Roza dostu cilt bakım ürünlerini seçin. Rosacea'nız olduğunda, birçok cilt bakım ürünü ve kozmetik cildinizi tahriş edebilir. Nazik temizleme, nemlendirme ve güneşten korunma bu hassasiyeti azaltmaya yardımcı olur.
ROZA HASTALIĞI OLANLARIN KAÇINMASI GEREKEN KOZMETİK İÇERİKLER
Alkol, kafur, parfüm, glikolik asit, laktik asit, mentol, üre, hamamelis (cadı fındığı), SLS ve SLES, çay ağacı yağı vb.. uçucu yağları da saf haliyle kullanmayın, ev yapımı maskelerden kaçının..
Tahrişi azaltmak için şunları yapmak en iyisidir:
- Losyon veya jel yerine bir krem seçin
- Asla astringent; hamamelis vb.. içerikli bir tonik kullanmayın
- Kese, cilt temizleme fırçaları vb.. tahriş yapan temizlik yöntemlerinden ve tanecikli peelinglerden kaçının
ROZA HASTALIĞI OLANLARA UYGUN KOZMETİK İÇERİKLER
Zinc oxide, titanium dioxide, azelaik asit, düşük oranlarda bha (salisilik asit), retinal (doktorun önerdiği oranlarda bir ürünle), Niasinamid, C Vitamini, dimethicone, hyaluronic acid, glycerin, peptidler, seramidler, shea yağı, aloe vera (eğer alerjiniz yoksa), cica içerikleri, mineral bazlı makyaj malzemeleri .
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
CİLT SARKMASI İÇİN NE YAPILABİLİR
Hem yüzde hem de vücuttaki sarkık cilt, genellikle yağ kaybıyla ilişkilidir.
Dermisteki kolajen ve elastinin bozulması veya azalması, sarkık cildin başka bir nedenidir.
Herkes sarkık bir cilde sahip olabilirken, yaşlandıkça insanlarda ortaya çıkma olasılığı daha yüksektir. Önemli miktarda kilo vermiş kişiler de daha hassastır. Bazı tıbbi durumlar da neden olabilir.
Sarkan cildi evde tedavi etmek zor olabilir, ancak reçetesiz ürünlerden cerrahi çözümlere kadar yardımcı olabilecek cilt sıkılaştırma seçenekleri vardır.
HANGİ BÖLGELERDE CİLT SARKMASI OLUR
Sıkı cilt kolayca gerilebilir ve yerine oturabilir. Cilt bu yeteneğini kaybettiğinde sarkmaya başlar. Sarkık cilt vücudun hemen hemen her yerinde olabilir. Sarkık cilt görebileceğiniz yaygın alanlar şunlardır:
- Göz kapakları
- Gıdı
- Çene
- Boğaz
- Üst kollar
- Karın
CİLT SARKMASININ NEDENLERİ
Yaşlanma
Cilt yaşlandıkça dermiste üretilen iki önemli protein olan elastin ve kolajen kaybeder. Adından da anlaşılacağı gibi, elastin cilde elastikiyet verir. Gerildiğinde geri sıçrama yeteneği ile sıkı bir cilt sağlar. Kolajen, fibroblastlar tarafından üretilir. Kolajen, cildin yapısını ve sıkılığını korumasına yardımcı olan sıkı yapılı liflerden oluşur.
İnsanlar yaşlandıkça hem elastin hem de kolajen üretimi azalır. Bu iki protein, zamanla aşağıdakiler gibi dış faktörler tarafından da bozulabilir:
-UV'ye maruz kalma
-Sigara dumanı da dahil olmak üzere çevredeki kirleticiler
-Yetersiz beslenme ve aşırı alkol kullanımı gibi belirli yaşam tarzı faktörleri
-Çok fazla güneşe maruz kalmak ve cildinize veya sağlığınıza dikkat etmemek cilt yaşlanma sürecini hızlandırabilir. Bu, cildinizin daha genç yaşta sarkık ve kırışık görünmesine neden olabilir.
Kilo Kaybı
Uzun süre ekstra ağırlık taşımak, cildinizdeki kolajen ve elastin liflerine zarar verebilir. Bu, kilo verdiğinizde cildin geri çekilmesini zorlaştırır.
Obezite cerrahisi sonrası olduğu gibi kilo kaybının hızlı olduğu durumlarda cilt sarkması daha olasıdır. Bazı durumlarda, bu kilo verme prosedürleri, büyük miktarda sarkık cilt ile sonuçlanabilir.
Daha genç cilt daha kolay toparlandığından, kilo verme anındaki yaşınız da cildinizin sarkmasında rol oynayabilir.
Gebelik
Hamilelikten sonra bir dereceye kadar sarkık, gevşek cilt elde etmek yaygındır. İkizler veya üçüzler gibi birden fazla bebek taşıyan kadınlar, bir bebeği taşıyanlara göre karın çevresinde daha fazla sarkık cilt görebilirler. Anne yaşı da bir rol oynayabilir.
Hastalık
Sarkık cilde sebep olan birkaç tıbbi durum vardır. Bunlardan biri, granülomatöz gevşek cilt olarak bilinen kutanöz T hücreli lenfomanın çok nadir görülen bir alt tipidir.
Bu duruma sahip kişiler, dirsek ve dizlerde çok kademeli bir cilt gevşemesi görürler. Granülomatöz gevşek cildin neden olduğu sarkık cilt tipik olarak tedaviye iyi yanıt vermez.
Ehlers-Danlos Sendromu
Cilt sarkmasına neden olan diğer bir durum, kalıtsal olarak geçen nadir görülen bir bağ dokusu hastalığı olan Ehlers-Danlos sendromudur (EDS). EDS'li kişilerin kolajen üretiminde, genellikle yüzlerinde sarkık, hamurlu cilt ile sonuçlanan bir kusur vardır.
CİLT SARKMASI NASIL ÖNLENİR
Egzersiz yapmak
Orta derecede kilo kaybı veya hamilelikten kaynaklanan vücuttaki sarkık cilt egzersizle iyileştirilebilir. Kas kütlesi oluşturan veya kasları sıkılaştıran herhangi bir hareket, küçük cilt sarkmalarının görünümünü azaltabilir.
Takviyeler
Birkaç çalışma, yaşa bağlı sarkan cildi azaltmaya yardımcı olmak için kolajen ve hyaluronik asit gibi bileşenler içeren oral takviyeleri bulmuştur.
Topikal tedaviler
Retinol gibi bileşenler içeren kremler, losyonlar ve serumlar, göz çevresi ve yüz cildinde esnekliği artırabilir.
Tretinoin ve retin-A gibi reçeteli retinoidler, kolajen üretimini artırır.
Yaşam tarzı değişiklikleri
Nemi korumak, güneş kremi kullanmak ve sigara içmek gibi zararlı alışkanlıkları ortadan kaldırmak cildinizin daha taze ve daha az sarkık görünmesine yardımcı olabilir.
Not: Sarkmanın aşırı olduğu durumlarda ancak lazer terapisi veya estetik cerrahi işlemler yardımcı olabilir.
CİLT SARKMASININ ÖNLEYEN BESİNLER
Proteinlerden zengin besinler tüketmek, C vitamini ve Omega 3 tüketmek yardımcı olur
SARKAN CİLDİN BAKIMI NASIL OLMALI
Ciltte kolajen üretimini tetikleyen içeriklerde cilt bakım ürünleri kullanarak ve cildi güneşten koruyarak sıkılaşmaya yardımcı olabilirsiniz
CİLT SARKMASI SORUNUNA İYİ GELEN KOZMETİK İÇERİKLER
Retinal, retinol, reçeteli retinoidler (sadece doktor önerisi ile), C Vitamini, B3 Vitamini, Peptidler, Hyaluronic Acid, AHA vb.. Kimyasal asitler, EGF, Ginseng
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
BURUN SİYAH NOKTA TEMİZLEME ÜRÜNLERİ
Siyah noktalar, ciltte görülen küçük, koyu renkli lezyonlardır.
Siyah noktalar bir tür komedondur. Komedonlar, ölü derilerin ve fazla sebumun gözenekleri tıkaması sonucunda meydana gelir. Siyah noktalar oksitlenmiş melaninden yapılır.
Gözenekler tıkandığında, açık gözenekteki ölü deri hücreleri havadaki oksijenle reaksiyona girerek siyaha dönerek siyah nokta oluşturur.
SİYAH NOKTA KREMİ
Diğer akne lezyonları genellikle kapalıdır, ancak siyah noktalarda tıkanmış gözeneklerin etrafındaki cilt açılır, hava girer ve toplanan sebum yağının veya ölü cilt hücrelerinin oksitlenmesine ve siyaha veya bazen sarımsı renk almasına neden olur.
Siyah noktalar en sık yüz, sırt, boyun, göğüs, kollar ve omuzlarda görülür. Bu bölgelerde daha fazla saç kökü bulunur.
SİYAH NOKTALARIN SEBEPLERİ
Yaş ve hormonal değişiklikler önemli bir faktördür. Aknenin diğer semptomları gibi, siyah noktalar da en çok hormon seviyelerindeki değişikliğin sebum üretiminde bir artışa neden olduğu ergenlik döneminde görülür. Ancak her yaşta ortaya çıkabilirler.
Erkek cinsiyet hormonu olan androjen, daha fazla sebum salgılanmasını ve ergenlik döneminde cilt hücrelerinin daha yüksek dönüşümünü tetikler. Hem erkek hem de kızlar, ergenlik döneminde daha yüksek androjen seviyeleri yaşarlar.
- Ergenlikten sonra adet, hamilelik ve doğum kontrol hapı kullanımına bağlı hormonal değişiklikler de kadınlarda siyah noktalara neden olabilir.
- Cilt hücrelerinin vücut tarafından aşırı üretimi siyah noktalara neden olabilir.
- Kozmetik ve giysilerle gözeneklerin tıkanması veya kapatılması.
- Çok terleme
- Kıl köklerini açan tıraş ve diğer faaliyetler
- Stres
- Polikistik over sendromu (PCOS) ve premenstrüel sendrom (PMS) gibi bazı sağlık durumları
- Hızlı cilt hücresi döngüsünü teşvik eden ilaçlar
- Kortikosteroidler gibi bazı steroid bazlı ilaçların kullanımı
- Sanılanın aksine, kötü hijyen doğrudan siyah noktalara neden olmaz. Onları çıkarmak için aşırı fırçalama veya siyah noktaları sıkmak, ovalamak onları daha da kötüleştirebilir.
SİYAH NOKTALARDAN KURTULMA YOLLARI
- Çift aşamalı temizlik yapın: Akşam rutininde cilt temizliğinin ilk aşamasında yağ bazlı temizleyici kullanmak ve ardından salisilik asitli bir yıkama jeli (su bazlı temizleyici) ile cilt temizliği yapmak yardımcı olacaktır. (Cildiniz aşırı hassas ise salisilik asitli jeli haftada birkaç defa aralıklı kullanabilirsiniz, diğer günler sülfatsız, pH değeri ciltle uyumlu (pH 5,5) nazik bir yıkama jeli kullanabilirsiniz)
- Düzenli eksfoliasyon yapın: Haftada bir iki defa aralıklı olarak cilt tolerasyonuna uygun konsantrasyonda bir AHA-BHA ürünü ile gözenek içinde biriken ölü derilerin dökülmesi sağlanabilir (Hassas ciltler azelaik asit kullanabilir, aşırı hassas-alerjik ciltler doktor önerisi ile ürün kullanmalı)
- Haftada bir kil veya sülfür siyah nokta maskesi uygulayın: Kil maskesi gözenek içindeki fazla sebumu çekerek yağ birikmesine engel olacaktır. (Hassas ciltler bu aşamayı es geçebilir)
- Cilt doktoruna danışarak retinoidlerden faydalanabilirsiniz: Kozmetik içerik kategorisindeki A Vitamini ürünleri de yardımcı olur; retinol vb..
- Cildinizi düzenli nemlendirin: Cildinizi non comedogenic (gözenek tıkamayan) içeriklerde, yağsız ve sebum dengeleyen (niasinamid, zinc PCA vb.. Içeriklerde) bir nemlendirici ile sabah akşam düzenli nemlendirin.
- Düzenli güneş koruyucu kullanmayı ihmal etmeyin: Siyah noktalar, gözenek içinde biriken yağ ve ölü hücrelerin UV ışınlarına maruz kalıp oksitlenerek siyahlaşması sonucunda oluşur. Bu nedenle güneşten korunmak önemlidir. Güneş koruyucunun en az SPF 30 ve UVA koruması da olan geniş spektrumlu bir ürün olması gerekir.
SİYAH NOKTA SORUNUNA YARDIMCI KOZMETİK İÇERİKLER
Salisilik asit ve LHA (BHA), retinoidler (doktor önerisi ile tretinoin vb..) retinol, retinal, azelaik asit, niasinamid, zinc pca, kil, sülfür.
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
CİLT TONU EŞİTSİZLİĞİ NEDİR
Cilde doğal rengini veren melanosit hücrelerinin fazla üretimi ya da düzensizliğine bağlı olarak lekeler ve cilt tonu eşitsizliği oluşur. Çoğu güneş ışınlarına uzun süre boyunca maruz kalma sonucu oluşsa da genetik faktörler, hormonal ilaçlar, hamilelik ve bazı kimyasal maddeler de melanosit hücre yapısını bozabilir. Genel olarak güneş ışınlarına maruz kalan yüz, el, sırt ve göğüs bölgesinde görülen cilt tonu eşitsizlikleri bazı durumlarda cilt kanseri gibi ciddi sağlık sorunlarının da habercisi olabilir.
CİLT TONU EŞİTSİZLİĞİNİN ÇEŞİTLERİ
Akne
Cildin fazla yağ üretmesi sonucu oluşan akneler, genellikle ergenlik döneminde ortaya çıkar. Makyaj, aşırı terleme, stres, depresyon ya da hormonal değişikliklerden dolayı oluşan akneler; sivilce, siyah veya beyaz nokta şeklinde görülebilir. Aknelerin sıkılması ya da doğru şekilde tedavi edilmemesi ise yüzde kalıcı lekelere yol açabilir.
Melazma
Melazma; özellikle güneş gören bölgelerde ortaya çıkan siyah ya da kahverengi lekelere verilen isimdir. Burun, alın, dudak üstü ve yanaklarda sıkça rastlanan melazma, sıklıkla kadınlarda görülse de erkeklerde de oluşabilir. Güneş ışınlarının yanı sıra, gebelik, doğum kontrol hapları, kozmetik ürünler ve genetik faktörler de melazma oluşumuna neden olabilir.
Vitiligo
Melanosit hücrelerinin ölmesi ya da vücutta yeteri kadar üretilmemesi sonucu ciltte süt beyazı renkte lekeler oluşur. Vitiligo lekelerine genellikle yüz, kol, bacak ve genital bölgede rastlanır. Genetik faktörlerin vitiligo hastalağına yol açtığı düşünülse de nedeni kesin olarak bilinmemektedir.
Güneş Lekeleri
Yaz aylarında daha sık ortaya çıkan güneş lekeleri, vücudun güneşe maruz kalan kısımlarında görülür. Deride kalıcı hale gelen güneş lekelerinin rengi yazın daha da koyulaşabilir. Çillere benzeyen ancak çilden daha büyük boyutta olan güneş lekeleri; kozmetik ürünler, hamilelik, ve guatr gibi farklı faktörlere bağlı olarak da oluşabilir.
Çiller
Özellikle açık tenli kişilerde görülen çiller, melanosit hücrelerinin belirli bölgelerde yoğunlaşması sonucu ortaya çıkar. Sarı ya da kahverengi olabilen çiller, çocuklukta ortaya çıkabileceği gibi, yetişkinlik döneminde de oluşabilir. Güneşe maruz kalma sonucu rengi koyulaşan çiller; yüz, sırt ve el gibi bölgelerde daha sık görülür.
Doğum Lekeleri (Melazma)
Doğuştan olan ciltteki renk bozulmaları, doğum lekeleri olarak adlandırılır. Damarsal ve pigmente olarak ikiye ayrılan doğum lekeleri, çoğu zaman zararsız olan lekelerdir. Kahverengi, gri veya siyah doğum lekeleri doğumdan önce oluşabileceği gibi, doğumdan belirli bir süre sonra da ortaya çıkabilir.
Deri Döküntüleri
Egzama, sedef ve gül hastalığı gibi deri döküntülerine sebep olan cilt hastalıkları da lekelere yol açabilir.
Cilt Kanseri
Bazal, skuamöz ve melanom hücreli cilt kanseri türlerinde ciltte farklı leke ve lezyonlar oluşur. Kanser tedavisinde kullanılan yöntemler ile kanserli hücrelerden kurtulmak mümkündür, ancak bazı durumlarda tedavi sonrasında ciltte kalıcı lekeler oluşabilir.
CİLT TONU EŞİTSİZLİĞİ NEDEN OLUR
- Yaz aylarında yaptırılan ağda, epilasyon, kimyasal peeling gibi işlemler
- Güneş ışınlarına maruz kalmak, güneşlenmek, evde ve dışarıda her mevsim geniş spektrumlu bir güneş koruyucu ile güneşten korunmamak
- Bazı tansiyon ilaçları, kalp ilaçları ve antibiyotikler
- Genetik yatkınlık
- İleri yaş
- Hamilelik
- Hormon tedavisi
- Cilt enfeksiyonları
- Akneleri elle sıkmak
- Kimyasal eksfoliasyon sonrası güneş koruyucu kullanımını aksatmak
TEDAVİ YÖNTEMLERİ:
- Mezoterapi, kimyasal peeling, kriyoterapi, prp, lazer tedavisi, dermapen vb..
CİLT TONU EŞİTSİZLİĞİ NASIL GİDERİLİR
- Uzun süreler güneşe maruz kalmaktan kaçının
- Solaryumdan uzak durun
- Sadece yazın değil her mevsim evde ve dışarıda her iki saatte bir yenileyerek en az 30 faktörlü UVA koruması da olan bir güneş koruyucu kullanmaya özen gösterin.
- Lazer epilasyon, ağda, cilt bakımı gibi işlemlerden sonra cildinizi güneşten koruyun.
- Sivilce, akne ve siyah noktaları sıkmayın.
- Hamilelik döneminde uzun süre boyunca güneş ışınlarına maruz kalmaktan kaçının.
- Kullandığınız ilaçların neden olabileceği yan etkileri mutlaka okuyun. Güneşe karşı hassasiyet oluşturan bir ilaç kullanıyorsanız, güneş ışınlarından mümkün olduğunca kaçının
- Güvenilir olmayan kozmetik ürünleri kullanmayın
- Güneş ışınlarının ciltte neden olabileceği zararlı etkileri en aza indirmek için koruyucu kıyafetler giyin, Uv ışınlarından koruyan gözlük takın ve şapka kullanın.
- Onarıcı bakım ürünleri kullanın
CİLT TONU EŞİTLEMEDE ETKİLİ KOZMETİK İÇERİKLER
- AHA asitleri (glikolik asit, laktik asit, mandelik asit), retinal, retinol, C Vitamini (L ascorbic acid), Niasinamid, tranexamic acid (melasma), arbutin, kojic acid, azelaik asit ve meyan kökü özü gibi içerikler.
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
YAĞLI CİLTTEN NASIL KURTULURUZ?
Yağlı cilt, ciltteki yağ bezleri çok fazla sebum ürettiğinde olur. Sebum, cildi koruyan ve nemlendiren mumsu ve yağlı maddedir. Herkesin cildinde yağ vardır. Gözeneklerin her birinin altında, sebum adı verilen doğal yağlar üreten yağ bezleri bulunur. Bu, cildimizin nemli ve sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Ancak bazı insanlarda yağ bezleri çok fazla yağ üretebilir. Bu yağlı cilt oluşturur.
Sebum cildi sağlıklı tutmak için hayati önem taşır. Bununla birlikte, çok fazla sebum yağlı cilde, tıkanmış gözeneklere ve akneye neden olabilir. Yağlı cildi yönetmek genellikle bir kişinin düzenli cilt bakımını alışkanlık haline getirmesini gerektirir.
Cildiniz sürekli parlak görünüyorsa yağlı bir cilde sahip olduğunuzu bilirsiniz ve günde birkaç kez kurutma kağıdından geçersiniz. Yağlı cilt, temizlemeden saatler sonra bile yağlı hissedebilir.
Sebum ölü deri hücreleriyle karıştığı ve gözeneklerinize sıkıştığı için sivilceler de daha olasıdır.
CİLT YAĞLANMASININ NEDENLERİ
- - Genetik Sebepler ve Yaş
- - Yaşadığınız Yer ve Yılın Zamanı: Genetik ve yaş, yağlı cildin altında yatan nedenleri belirlerken, yaşadığınız yer ve yılın zamanı da bir fark yaratabilir.
İnsanlar sıcak ve nemli iklimlerde daha yağlı bir cilde sahip olma eğilimindedir. Ayrıca yaz aylarında cildinizde sonbahar veya kış aylarında olduğundan daha fazla yağ olma ihtimaliniz daha yüksektir. Sıcaklığın ve nemin yüksek olduğu günlerde günlük rutininizi düzenleyebilirsiniz. Gün boyunca fazla yağı rötuşlamak için kurutma kağıtlarından, mat bir nemlendiriciden veya transparan bir pudradan yardım alabilirsiniz.
- - Yanlış cilt bakım ürünleri kullanmak: Yağlı cilt, cilt tipinize uygun yanlış cilt bakım ürünlerini kullanmaktan da kaynaklanabilir. Bazı insanlar karma cildi yağlı ciltlerle karıştırır ve örneğin çok ağır kremler kullanabilirler. Kış aylarında daha kuru bir cildiniz varsa, ilkbahar ve yaz için cilt bakım planınızı hafif nemlendiriciler ve jel bazlı temizleyicilerle değiştirmeniz gerekebilir. Doğru cilt bakım ürünlerini kullanmak, yüzünüzde kalan yağ miktarında büyük bir fark yaratabilir.
- - Fazla Cilt Temizliği ve Fazla Eksfoliasyon Yapmak: Cildinizi sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa temizlemek yeterlidir. Bunun dışında haftada birkaç defa eksfoliasyon da yapılabilir ancak aşırıya kaçtığınız durumlarda cildin ihtiyacı olan yağlar da zarar görür ve cilt, bu yağ kaybını telafi etmek için daha fazla yağ üretebilir. Güneş kremi kullanmamak da cildinizi kurutarak daha fazla sebum üretimine neden olabilir.
- - Cildi Düzenli Nemlendirmemek: yağlı ciltlerin sık kapıldığı bir yanılgıdır ancak bir cildin yağlı olması suya-neme ihtiyacının olmadığı anlamına gelmez. Cildiniz nemden eksik kalırsa yine daha fazla yağ üretme eğiliminde olabilir. Bu nedenle, nemlendiriciyi atlamak yerine, anahtar doğru nemlendiriciyi bulmak önemlidir. Hafif, su bazlı nemlendiriciler yağlı ciltler için iyi çalışır. Ayrıca gözeneklerin temiz kalmasına yardımcı olmak için "yağsız" ve "komedojenik olmayan" olduklarını söyleyen ürünleri de arayın.
YAĞLI CİLTLER İÇİN CİLT BAKIM ÖNERİLERİ
- 1) Sabah - Akşam Düzenli Cilt Temizliği Yapın: Ph değeri ciltle uyumlu, sabun gibi cildi kurutmayan, agresif olmayan bir yıkama jeliyle günlük cilt temizliğinizi yapabilirsiniz. Özellikle salisilik asitli nazik bir yıkama jeli fazla sebumun dengelenmesinde çok yardımcı olur.
- 2) Tonik kullanmak yardımcı olabilir: Eğer hassas bir cildiniz yoksa hamamelis (cadı fındığı) içeren bir tonik yardımcı olur. Alkol içeren tonikler cildi kurutma eğilimindedir. Bununla birlikte, 2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre, cadı fındığı gibi doğal büzücü maddeler cildi yatıştırıcı özelliklere sahip olabilir. (Roza sorununuz varsa bu adımı atlayın)
- 3) Cildinizi yumuşak bir havluyla nazikçe kurulayın: Cildi aşağı doğru çekiştirmek ve cilde sert davranmak tahrişe ve dolayısıyla sebum artışına sebep olabilir.
- 4) Ciltten fazla sebumu çekmek için kurutma mendillerinden faydalanabilirsiniz: Kurutma kağıtları ciltteki sebum üretimini tedavi etmez, ancak gün boyunca cildin daha az parlak görünmesini sağlamak için fazla yağı çekmesi için kullanılabilir.
- 5) Haftada bir kil veya sülfür maskesi yapmak,
- 6) Cildi su bazlı yağsız bir nemlendirici ile düzenli nemlendirmek,
- 7) Cildi UV ışınlarından düzenli korumak da çok yardımcı olur.
CİLT YAĞLANMASINA İYİ GELEN KOZMETİK İÇERİKLER
Salisilik Asit (BHA), Glikolik Asit (AHA), Sülfür, Benzoyl Peroksit, Kil, Niasinamid, Hümektanlar (Sodium PCA vb..), hamamelis (cadı fındığı)
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
CİLT BARİYERİ NE DEMEK?
Cildimiz, her biri vücudumuzu korumada önemli işlevleri yerine getiren katmanlardan oluşur. Stratum corneum adı verilen en dıştaki katman genellikle bir tuğla duvar görevi görür. Harç benzeri lipidlerle birbirine bağlanan korneosit adı verilen sert cilt hücrelerinden oluşur. Bu bizim cilt bariyerimizdir.
Cilt hücrelerinin veya "tuğlaların" içinde keratin ve doğal nemlendiriciler bulunur. Lipid tabakası kolesterol, yağ asitleri ve seramidleri içerir. Bu fevkalade ince tuğla duvar bizi kelimenin tam anlamıyla hayatta tutar. Onsuz, her türlü zararlı çevresel toksinler ve patojenler cildimize nüfuz edebilir ve vücudumuzda hasara yol açabilir.
Ek olarak, cilt bariyerimiz olmadan vücudumuzdaki su buharlaşır ve bizi tamamen susuz bırakır.
Cilt bariyeri sağlık için çok önemlidir ve düzgün çalışması için korunması gerekir.
CİLT BARİYERİNE ZARAR VEREN ETMENLER
Cilt bariyerimizi etkileyebilecek dış ve iç koşullardan bazıları şunlardır:
- Çok nemli veya çok kuru bir ortam
- Alerjenler, tahriş edici maddeler
- Çok fazla güneşe maruz kalma
- Alkali deterjanlar ve sabunlar
- Sert kimyasallara maruz kalma (SLS, SLES vb.)
- Fazla cilt temizliği ve ve fazla eksfoliasyon
- Hormonlar
- Psikolojik sıkıntılar
- Atopik dermatit ve sedef hastalığı gibi belirli cilt rahatsızlıklarına daha yatkın hale getirebilecek genetik faktörler
CİLT BARİYERİNİN BOZULDUĞUNU NASIL ANLARIZ
En çok sorulan sorulardan olan ''Cilt bariyeri bozulursa ne olur?'' sorusunun yanıtı aşağıki şekilde listelenmiştir.
- Kuru, pullu cilt
- Kaşıntı
- Pürüzlü veya renksiz yamalar
- Akne
- Hassas veya iltihaplı alanlar
- Bakteriyel, viral veya fungal cilt enfeksiyonları
CİLT BARİYERİ NASIL KORUNUR
- Rutininiz çok adımdan oluşuyorsa cilt bakım rutininizi sadeleştirin (On adımlık bir cilt bakım rutini size göre değildir)
- Kese, yıkama fırçaları gibi agresif cilt temizliği yöntemlerinden kaçının
- Kullandığınız ürünlerin ph değerinin ciltle uyumlu olmasına dikkat edin. Cildinizin hassas asit örtüsü pH 5,5 civarında gezinir. Ancak bazı cilt ürünlerinin pH'ı çok yüksek ya da çok düşük olabilir. Böyle bir durumda cildin asit mantosu zarar görebilir.
- Cilt bariyerini koruyan içeriklerde ürünler kullanın (seramidler, yağ asitleri, kolesterol vb..)
- Fazla eksfoliasyondan kaçının (Haftada ikiden fazla peeling yapmak cilt bariyerine zarar verir)
- Cildinizi düzenli nemlendirin
- Cildinizi güneşten koruyun
- Parfüm, esansiyel yağlar, basit alkoller, kurutucu sülfatlar gibi agresif olabilecek içeriklerden kaçının
CİLT BARİYERİNE FAYDALI KOZMETİK İÇERİKLERİ
Seramitler, Doğal nemlendirme faktörleri (NMF), hyaluronic acid, yağ asitleri, kolesterol, squalane, E Vitamini, Glycerin, niasinamid, peptidler, probiyotikler, bal ve linoleik asitten zengin yağlar
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
C VİTAMİNİ CİLT BAKIMI
L-askorbik asit olarak da bilinen askorbik asit, tüm C Vitamini türevleri içinde hakkında en fazla araştırma olan türdür. Peki C vitamine serumu ne işe yarar? Aslında cildimizde en bol bulunan doğal olarak oluşan antioksidandır. %5-20 arasındaki konsantrasyonlar, güneş hasarına bağlı renk değişimleri, kırışıklıklar ve sıkılık kaybı da dahil olmak üzere birçok yaşlanma belirtisinin görünümünü iyileştirebilir. %0,3-2 arasındakiler gibi daha düşük konsantrasyonlar da eşit olmayan cilt tonunun, ince çizgilerin iyileştirilmesi ve cildin antioksidan arzının artırılması gibi faydalar sağlar.
Askorbik asit ayrıca diğer antioksidanlarla, özellikle E vitamini ile karıştırıldığında bir güç merkezidir ve tek başına %15, %20 veya daha yüksek konsantrasyonlarda kullanıldığında özellikle cilt tonunu eşitlemek için harikadır. C ve E vitaminleri, birbirlerini stabilize etmek ve faydalarını ciltte daha uzun süre kullanabilmek için birlikte iyi çalışır.
C VİTAMİNİ YÜZ SERUMU
Daha yüksek konsantrasyonlarda en etkili olabilmesi için, herhangi bir su bazlı C vitamini formülünün pH'ı 3.5 veya daha düşük olmalıdır. Bu, askorbik asidin stabilitesini ve geçirgenliğini artırmaya yardımcı olur ve bir antioksidan olarak çalışmaktan daha fazlasını yapmasına izin verir.
Askorbik asit, UV ışığına ve havaya maruz kaldığında özellikle hassas bir antioksidandır, bu nedenle rutin kullanım sırasında bu elementlerden korumak için paketlenmelidir. Değilse, etkinliği yavaş yavaş hiç çalışmama noktasına kadar azalacaktır. Bunu, ürünün bakırdan kahverengimsi bir renge dönüşmesine neden olan oksidasyondan kaynaklanan renk değişikliği olarak görebilirsiniz. Bu nedenle C Vitamini ürünlerini buzdolabında muhafaza edip olabildiğince çabuk bitirmek gerekir.
C VİTAMİNİ CİLDE ETKİLERİ
- Güneşin zararlı etkilerini geri çevirir
- Anti Aging etkilidir, yaş almaya bağlı ince çizgi ve kırışıklık görünümünü hafifletir
- Sivilce izleriyle savaşır
- Antioksidan etkisiyle cildi serbest radikal hasarına karşı korur
- Ciltteki pürüzlerin azalmasına yardımcı olur ve gözenek görünümünü de hafifletir
- Hiperpigmentasyona iyi gelir (güneş lekeleri ve yaş nedeniyle oluşan lekelerin rengini açar)
- Cildi nemlendirir, parlatır, aydınlatır
- Kolajen sentezini uyarır ve cildi sıkılaştırır, skarlara iyi gelir
- Donuk ve cansız cildi aydınlatır, canlandırır
C VİTAMİNİ CİLDE NASIL UYGULANIR
Cildinizi UV hasarı ve çevresel agresiflerden korumak için, C vitamininiz sabah rejiminiz için daha çok tavsiye edilir, ancak serbest radikal hasarının cildinizi gece boyunca etkilemeye devam ettiğini söyleyen bazı araştırmalar olduğundan geceleri kullanabilirsiniz. Glikolik veya salisilik asit ve retinol kullanıyorsanız, herhangi bir acı veya kızarıklığı önlemek için C vitamini ürününüzü uygulamadan önce aralarında biraz zaman bırakmanız gerekir. Çoğu içeriğin aksine, araştırmalar C vitamininin yüzde 0,6'sının cildinizi serbest radikallerden ve yaşlanmadan korumaya yardımcı olabileceğini göstermiştir.
C VİTAMİNİNİN CİLT BAKIMINDA FAYDALARI NELERDİR
C Vitamini, cildinizi nazikçe aydınlatmaya ve pürüzsüzleştirmeye yardımcı olan önemli bir yaşlanma karşıtı cilt bakım bileşenidir. En güçlü antioksidanlardan biridir ve cildinizi çevrenin neden olduğu serbest radikal hasarlarına karşı korumaya yardımcı olur, serbest radikaller kollajenleri parçalayabilir ve kırışıklıkları ve sarkmaları teşvik edebilir.
C VİTAMİNİ NASIL KULLANILMALI
- Asit formunda ve düşük Ph de daha etkilidir (İçerik listesinde adı ascorbic acid veya L ascorbic acid olarak geçer)
- Rutin içindeki kullanım sırası yıkama jelinden hemen sonra veya asitsiz bir tonikten sonra olabilir (sabah - akşam kullanılabilir)
- C Vitamini kullanırken sonrasında mutlaka düzenli olarak güneş koruyucu kullanmanız gerekiyor (Spf en az 30 UVA koruması da olan geniş spektrumlu bir güneş koruyucu ile evde ve dışarıda her iki saatte bir yenileyerek güneş koruyucu kullanmak gerekiyor).
- C Vitamini çabuk oksitlenir, özel bir formülasyonu olmadıkça rengi sarardıkça etkisi azalır, serumlarınızı mutlaka buzdolabında muhafaza edin.
- C Vitamini yazın da kullanılabilir.
- Yeni başlayanların düşük oranlarla başlaması veya türev içeren ürünlerle başlaması daha risksiz olacaktır. Aşırı hassas ciltler ürünlerini dermatologa danışarak seçmeli.
- İlk kez başlayanlar haftada birkaç defa kullanarak cildi alıştırıp, zaman içinde kullanım sıklığını arttırabilir.
C VİTAMİNİ TÜREVLERİ
- Ethyl Ascorbic Acid
- Ascorbyl palmitate
- Magnesium Ascorbyl Phosphate
- Sodium Ascorbyl Phosphate
- Tetrahexyldecyl Ascorbate
- retinyl ascorbate
ASİT FORMDA C VİTAMİNİ HANGİ AKTİF İÇERİKLERLE ÜST ÜSTE AYNI RUTİNDE KULLANILMAZ
C Vitamini + Kimyasal Asitler (AHA,BHA,PHA vb..)
C Vitamini + Retinol (A Vitamini) Türevleri
Not: Doğru tedavi için cilt doktoruna danışın
SERAMİD İÇEREN NEMLENDİRİCİLER
Seramidler, cildin üst katmanındaki hücre zarları içinde yüksek konsantrasyonlarda bulunan lipit molekülleridir. Cilt hücrelerini bir arada tutarlar, cildi kaplayan ve nemi tutan koruyucu bir tabaka oluştururlar. Ayrıca bakteri ve çevresel kirleticilere karşı bir engel görevi görürler.
SERAMİD CİLDE FAYDALARI
Cilt bakım ürün çeşitlerinde seramitler, zorlu çevresel faktörlere maruz kalma, kurutma ürünlerinin kullanımı ve doğal yaşlanma sürecinde kaybedilen doğal yağları yenilemek için kullanılır. Nemi geri kazandırır, cildin doğal bariyerini güçlendirir ve yabancı maddelerden zarar görmemesine yardımcı olur. Seramidler ayrıca egzama tedavisinde özellikle etkilidir. Egzaması olan kişilerde, derilerinin dış tabakasında normal derisi olanlara göre daha az seramid bulunur. Sedef hastalığı olan kişilerde ayrıca bazı seramidlerin eksikliği de vardır, seramid içeren ürünler kullanmak bu koşulları iyileştirebilir.
SERAMİD NEDİR?
Seramidler, doğal cilt bariyerini oluşturmak için cilt bileşiminin %50'sini oluşturan lipidlerdir. Seramidler, cilt bariyerimizi sağlam ve sağlıklı tutmak için cilt hücrelerimizi bir arada tutan yapıştırıcıdır. Seramidler cildinizin doğal bariyerini onararak nemi içeride ve zararlı elementleri dışarıda tutmaya yardımcı olur.
Seramidler, hücresel işlevi desteklemek için diğer önemli moleküllerle bağlantı kuran uzun zincirli yağ asitlerinden oluşur. Geçirgenliği önlemek için bir bariyer oluşturmaya yardımcı olur. Bu, nemi cildinize hapsederek kuruluğu ve tahrişi önlemeye yardımcı olur. Ayrıca epidermisi çevresel hasarlardan korumaya yardımcı olabilir.
Bu faydaların yaşlanma karşıtı etkileri olabilir. İnce çizgiler ve kırışıklıklar genellikle cilt kuruduğunda daha belirgindir. Nemi kilitlemek görünümlerini en aza indirebilir.
İnsan derisi doğal olarak seramidlerden oluşsa da, bu yağ asitleri zamanla kaybolur. Bu donuk, kuru cilt ile sonuçlanabilir. Cildinize ekstra seramid takviyesi yaparak bu etkileri en aza indirebilirsiniz.
Araştırmalar, egzama veya sedef hastalığı olan kişilerin cildinde daha az seramid bulunduğunu göstermektedir.
Daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmasına rağmen, seramid içeren cilt bakım ürünlerinin kullanılmasının ilgili tahrişi yatıştırmaya yardımcı olabileceğine ve belirli kuru cilt vakalarına ek bir bariyer sağladığına inanmak için nedenler var.
Olgun ve kuru bir cildiniz varsa da seramidlerden faydalanabilirsiniz.
SERAMİDLİ ÜRÜN SEÇİMİ
Ürün seçiminiz cilt tipinize bağlı olacaktır. Örneğin kuru bir cildiniz varsa, seramit içeren bir krem düşünebilirsiniz. Kremler ve merhemler daha fazla nem içerir ve losyonlardan daha az tahriş edici olabilir.
SERAMİDLİ ÜRÜN KULLANIM RUTİNİ
Seramidleri cilt bakım rutininize tam olarak nerede ekleyeceğiniz, kullandığınız ürünün türüne bağlıdır.
Kremler ve nemlendiriciler, gece son adım olarak veya sabah güneş koruyucu uygulanmadan hemen önce kullanılır. Ayrıca duş veya banyodan hemen sonra uygulandığında nemi hapsetme konusunda da iyi çalışırlar.
Bazı cilt temizleyicilerinde de seramidler bulunur. Bunlar günde iki kez kullanılır.
Kuru, tahriş olmuş cildi iyileştirecek bir ürün arıyorsanız, 1, 3 veya 6-II seramidleri olan birini arayabilirsiniz. Seramid 2 ve 3, yüz ve boyun için tasarlanmış ürünlerde yaygın olarak kullanılmaktadır.
Seramid, ürünlerde sfingozin olarak da görünebilir. Bu, moleküllerinden biri olarak seramid içeren bir amino asit zinciridir.
Tek “doğal” seramidler, zaten cildinizde bulunanlardır.
Çoğu cilt bakım ürünündeki seramidler sentetik olarak yapılır. Bu, kalite veya etkinlik açısından pek bir fark yaratmaz. Seramidler yenilendiği sürece cildiniz fayda görebilir.
Seramidler maksimum etki için diğer cilt bakım bileşenleriyle birleştirilebilir mi?
Seramidleri diğer cilt bakım bileşenleriyle birlikte kullanmak, istediğiniz sonuçları daha iyi elde etmenize yardımcı olabilir. Maksimum fayda için aşağıdaki gibi bileşenler içeren onarıcı ürünler arayın:
Antioksidanlar
Peptitler
Retinol
SERAMİDLER ETKİSİNİ NE KADAR SÜREDE GÖSTERİR?
Kremler ve losyonlar anında nemlendirici etkiye sahip olsa da, çizgi görünümünün hafiflemesi haftalar alabilir. Her şey cildinizin hücre devir hızına bağlıdır. Tutarlı kullanımdan üç ila altı ay sonra daha sıkı ve pürüzsüz bir cilt fark etmeye başlayabilirsiniz.